Powell’ın ölümü nedeniyle yazılı bir izah etme yayımlayan Trump, başkanlığı döneminde yıldızının öyle barışmadığı, kendisine kötü davrandıklarını savunduğu ve “Fake News (Palavracı Basın)” olarak nitelendirdiği medyaya yüklendi.
Trump, “Palavracı basının, Irak’ta büyük hatalar yapan ve buradaki sözde kitle tahrip silahlarını savunmasıyla akıllara kazınan Colin Powell’a, ölümünde bu dek iyi davrandığını görmek mükemmel. Umarım bir gün bana da aynısını yaparlar.” ifadesini kullandı.
Powell’ı “alışılmış bir güya Cumhuriyetçi” olarak nitelendiren Trump, “Powell çok hata yaptı lakin her neyse huzur içinde uyusun!” sözleriyle mesajına son verdi.
Powell kimdir?
ABD’nin New York eyaletinde 5 Nisan 1937’de Jamaikalı göçmen bir ailenin oğlu olarak dünyaya gelen Powell, New York şehrinin Harlem ve South Bronx bölgelerinde büyüdü ve City College of New York’ta okudu.
Mezun olduktan daha sonra orduya giren ve Vietnam’da da yer alan Powell, ilk siyasi görevine 1972’de Beyaz Saray üyesi olarak başladı.
1989’da dönemin ABD Başkanı George Bush tarafından Genelkurmay Başkanlığına namzet gösterilen Powell, bu görevinde Panama’nın işgali, Çöl Kalkanı ve Çöl Fırtınası operasyonlarının yanı sıra Körfez Savaşı’nın planlanmasında öncü rol oynadı.
George W. Bush döneminde 20 Ocak 2001’de 65. Dışişleri Bakanı olarak yemin eden Powell’ın dört yıllık görev süresinin çoğunluğu 11 Eylül saldırılarının sonrasından oluştu.
BM Emniyet Konseyi’nde yaptığı konuşmayla hafızalara kazınmıştı
2003’teki Irak Savaşı’ndan önce BM Güvenlik Konseyi’nde yaptığı konuşmayla hafızalara kazınan Powell, Konsey’in 1441 sayılı kararına atıfta bulunarak Irak’ın kitle tahrip silahlarından arındırılması gerektiğini belirtmişti.
Powell, konuşmasında “Irak’ın terörizme karışması hakkında Washington yönetiminin bildiklerini” Konsey ile paylaşmış, sonradan bu konuşmadan utanç duyduğu açıklamasını yapmıştı.
26 Ocak 2005’e kadar dışişleri bakanlığı yapan Powell, yeni herif koronavirüs (Kovid-19) kaynaklı komplikasyonlar sebebiyle 18 Ekim’de hayatını kaybetti.